Yaşanan her deniz kazası ile gemide dümen kilitlenmesi konusu ilk akıllara gelen nedenlerden birisi haline gelmiş durumdadır. Denizlerde yaşanan bir kaza olunca, 7 den 70’e herkes “Dümeni kilitlenmiştir kesin” diyebiliyor. Peki bu kadar revaçta olan bu tabir gerçekten de uygun şekilde mi kullanılıyor?
İçindekiler
Karadaki bir insana denizdeki yaşamı anlatmak gerçekten çok zor olabiliyor. Bahsi geçen bu kitlenme olayı da bunlardan birisi. Aslında yıllarını denizde geçirmiş bir kişi, bu olayın teknik detaylarını saatler boyunca karşısındakine anlatmak yerine, işi kendince en doğal şekilde özetlemek için bu tabiri kullanmıştır diyebilirim ancak. Dümen sıkışması demek ise gemi personelinin gemi seyir yönlendiricisi konumundaki dümen adını verdiğimiz yönlendirici sisteme aktif kumanda edememesi olarak tanımlanabilir.
Gemilerde dümen sıkışması olayı da denilen hadise aslında gemi personelinin geminin dümen sistemine kumada edememesi haline verilen genel isimlendirmedir. Bununla beraber bunun gerçekten de dümen ile alakalı olduğunu söylemek de fazla mümkün değildir. Çünkü dümen sistemleri gibi hayati öneme sahip sistemlerin yedeklerinin bile yedeklerinin olduğu bir yerde, tüm bu sistemlerinin aynı anda kullanılamaz olmasına inanmak pek de gerçeği yansıtmamaktadır. Denizcilik ile uğraşan ve çalışan insanlar emergency steering gear adı verilen acil durum dümenlerinin tek bir merkezden kontrol edilmeyeceğini de bilirler.
Özellikle dar kanal ve boğaz geçiş manevralarında en son istenilen, hatta hiç istenilmeyen bu durumun asıl sebebini merak etmiyor musunuz? İsterseniz madde madde nedenleri listeleyelim
Şimdi gelelim yukarıdaki maddelerin ışığında bu tabirin doğruluğuna. Kilitlenme veya sıkışma denilince akla ilk olarak fiziksel olarak bir sıkışma gelmektedir. Oysa yukarıdaki yazdığımız nedenlerden sadece birkaç maddede dümen yekesinin gerçek manada sıkışması söz konusu.
Geri kalan tüm etkenler, dümenin hidrolik yağ basıncını sağlayan ekipmanlarında meydana gelen yetersizlik ve aksaklıklardan meydana geliyor. Peki bu gemi kazalarına sebep olan nedir? Aslında bir çok kazanın altında yatan ana sebeplerin neredeyse tamamı insan kökenlidir.
Gemiler kendi ağırlıkları ve üzerinde taşıdıkları yükle beraber durmak istediklerinde hemen duramayabilirler ve aynı etkiye dümen üzerinde de sahiptirler. Belirli akıntıların ve yükün etki ettiği gemilerde dümen sistemleri de sağırlaşır, yanı sizin verdiğiniz komutları olması gerekenden çok daha geç algılar ve çok daha geç cevap verir. İşte kazalar da zamanında yapılmayan bu müdahalelerden dolayı meydana geliyor.
Aslında dümen sizin istediğiniz yönde çalışıyor ama gemiye etki eden gerek akıntı, gerekse yük ve kendi ağırlık kuvveti, geminin hızından kaynaklanan atalet ile de birleşince, istediğiniz yöne dönme tepkisi maalesef olumsuz oluyor. 10sn de tepki verilmesi gereken yere 30sn ‘de tepki geliyor ve aradaki bu 20sn lik süre içerisinde de çok fazla şey değişiyor ve insanların geminin dümeni kilitlendi sözüne sebep olan kazalar yaşanıyor.
Bu yazımıza örnek vereceğimiz en güncel ve hafızada kalan gemi dümen kitlemesi olayı 7 Nisan 2018 tarihinde, Malta bandıralı Vitaspirit gemisi’nin, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü altında bulunan Hekimbaşı Salih Efendi yalısına çarparak durabilmesiydi.
Orada da kayıtlar incelendiğinde aslında dümenlerin çalıştığı, fakat gemi kaptanının kılavuz kaptan talimatlarına uymayarak kendi kontrolü ile boğaz akıntısını geçme istediğinden olduğu anlaşıldı. Yani boğaz dönüş manevra komutu dümene geç verilmesinden dolayı, akıntı etkisi ile, dümen uygun açıya gelmiş olsa bile, fizik kuralları çerçevesinde dümenin yönüne değil, güçlü akıntının etkisinde dönüşü tamamlamaya çalışmasından dolayı meydana gelmiştir.
İsterseniz aşağıdan dümeni kilitlenmiş bir gemiye ait kaza görüntülerini izleyelim.
Bu yazının güncellendiği tarih Haziran 11, 2019 10:35